CANSU Teke Beslenme ve Diyet Kliniği sahibi Diyetisyen ve Yaşam Koçu Cansu Teke, kilo sorununun sadece kronik ve metabolik hastalıkları tetiklemediğini aynı zamanda yumurta ve sperm yapısını bozduğunu anlattı.

Diyetisyen ve Yaşam Koçu Cansu Teke, aşırı kilonun doğurganlığı azalttığını belirterek sözlerine şöyle devam etti;

“Doğurganlıkla ilgili problemler son yıllarda artmaya başladı. Verimli doğurganlık yaşı olan 19-45 yaşları arasındaki kadınların neredeyse %10-15 i doğurganlık problemleri ile baş etmeye çalışıyor. Bu kişilerin çoğu kendi yapabilecekleri şeylerin farkında bile değiller.

Doğurganlık konusunda bireylerin de yapabileceği birçok şey var. İlki sağlıklı ağırlığa sahip olma bunu  spor yapmak, alkol ve sigaradan uzak olmak takip ediyor. Çok zayıf olmaktan bahsetmiyorum, ideal olmaktan söz ediyorum.
ÖNCELİKLE SAĞLIKLI KİLO NE DEMEK ONU ÖĞRENELİM:

Sağlıklı kilo, kişinin kendi sağlık geçmişine bakılarak belirlenir, boyu, yaşı, genetik yapısı vb. etmenlerden etkilenir. Genel sağlık durumunuz, kullandığınız ilaçlar, varsa kalıtsal hastalıklarınızın son durumu tartıda gördüğünüz sayıdan çok daha önemlidir. Sağlıklı kilonuz sayılardan farklıdır.

Fazla veya az kilo vücuttaki östrojen seviyesini etkileyebilir, çünkü yağ hücreleri de östrojen üretiyor. Bu yüzden fazla veya az kilo vücuttaki östrojen salınımını dolayısıyla yumurta üretimini/ gelişmesini engelleyebilir. Kadın bedeninin sağlıklı bir şekilde yumurta üretebilmesi için hormonların dengede olması gerekiyor.

Fazla kiloda olmak haliyle insülin direnci daha sonrasında tip2 diyabet rskini artırıyor bu da haliyle doğurganlığı azaltıyor. Tüp bebek veya aşılamada da fazla kilo verimi azaltıyor.

PEKİ NELER YAPILABİLİR?

Tıp merkezleri, poliklinikler ve laboratuvarlara da HES Kodu zorunluluğu getirildi

Uzman desteği alınarak ideal ağırlığa inilmelidir.

Hormonlu, işlenmiş ve yapay besinleri tüketmekten kaçınılmalıdır.

Özellikle beyaz un, şeker ve aşırı tuz içeren besinlerin tüketimi azaltılmalıdır.

Spor hayatın merkezine konulmalıdır.

Bolca su içilmelidir.

Eğer beslenme bozukluğuna bağlı durumlar söz konusu ise diyetisyen ve psikolog yardımı ile tedavi süreci desteklenmelidir.”